17 Nisan 2010 Cumartesi

bugün bana her şey geçmişi hatırlatıyor. sanırım benim mutlu olmam için geçmişte olan her şeye karşı umursamaz, nötr, boşvermiş, hissiz olmam lazım.
sen de böyle hissediyor musun arada?

4 Nisan 2010 Pazar

Bir de anladım ki benim kalbim kırılmış. Ama ne zaman, nerde, nasıl ve neden kırıldığını bilmiyorum.
Unutmak istiyorum! o kadar saçma sapan bi hafızam var ki saçma sapan zamanlarda alakasız şeyleri hatırlıyorum. ille mutsuzluk nedeni değiller gerçi ama geçmiş zamanlarda yaptığım salaklıkları hatırlamak o kadar da hoş bişey değil. nedense çoğu konud kendime gülüp geçecek toleransım yok. gerçi bu beni daha iyi mi yapıyor? hayır tabii ki ne alakası var =) neyse sustum
şans dile bana!

3 Nisan 2010 Cumartesi

selam blog!
çok sıkıldım ben çooook!!! aslında yalnız diilim ama o kadar yalnız hissediyorum ki artık mutlu olamıyorum. aslında artık buraya da yazmak istemiyorum çünkü okuma ihtimali olan kişilerin bi kısmının bunları bilmesine hiç ama hiç gerek yok ama bu blogu ilk açtığım da düzenli yazmaya söz vermiştim kendi kendime (son zamanlarda zaten kendime verdiğim sözleri tutmuyorum)ve şimdi okuyucularımdan tırsar oldum :D komik ya!
bu bloga yazmak için bir sürü not alıyorum aslında. yazmak istediğim sürüyle şey var ama yazmaya başladığımda aslında bunları yazmak istemediğimi fark ediyorum.
Aslına bakarsan blogum artık internet üzerinden yapılan neredeyse her şeye karşıyım. bir dostum var 2 yıl kadar önce bana internetin anlamsızlığından ve iletişimin sınırlılığından bahsetmişti nedense o zaman bunu anlamamıştım. Ama artık çok iyi anlıyorum bu yüzden kimseyle konuşmuorum net üzerinden. Dolayısıyla herkesi özlüyorum. Özlediğimi yazmak özlemimi minimalize ediyormuş gibi hissediyorum bu da benim "nedenim" oluyor suskunluğuma.
Her neyse ben kendi yalnızlığıma döneyim kendim hakkında bu kadar bilgi zaten beni tanıyanlar için yeterli olur. İyi günler okuyucu.