1 Ocak 2011 Cumartesi

Hoşgeldin 2011


Evet sonunda bu da oldu bir yıl daha başladı bir değişiklik var mı dersen tabii ki yok.
Şimdi hala etkisinde olduğum için akşamdan kalmalık hakkında yazmak istiyorum.
Bence bu bir nevi ceza. Hatta bu Allah'ın cezası!! İçerken her şey çok güzel de zaten yattığın an başlıyor pislik. Önce bi baş ağrısı mide bulantısı ardından baş dönmesi neyse sonra sızış ama sızmadan önceki son düşüncende kusup kusmayacağını sorgulama. neyse mışıl mışıl takribi 6 saatlik deliksiz uykunun akabinde korkunç güne uyanış. kafanı oynatmanla gecekinden bin beter bir mide bulantısı ve baş dönmesi geri döner. O andan itibaren tövbe etmeye başlarsın. Eğer varsa çevrede anormal bir durum tüm gücünle kalkıp onu düzeltirsin. Sonra ev ahali uyanır. Kimse senin kadar içmemiştir herkes güler eğlenir sen de gülersin ama içinden hala tövbe etmektesindir. Sözlüklerde bir araştırma yapıp akşamdan kalmalığın çözüm arayışına girersin hepsi nafiledir çünkü su önerilmektedir. Öyle bir mide bulantısı olduğunda su içme fikri bile daha çok bulantıya sebep olur ama son umut olarak kalkar gider bir bardak su alıp yarım saatte bitirirsin. Arada tuvalet ve temiz hava kombinleriyle beraber artık acı kabul edilebilir boyutlara iner. Tövbeler azalır ve ertesi gün unutulur.
Bu akşamdan kalmanın fizyolojisidir :D

Uzun zamandır yazmıyordum. Çok yazmak istediklerim oldu ama yazıya döküldüklerinde gerekenden fazla önemsenmiş olacaklarını bildiğimden yazmadım. Sadece umuyorum ki 2011 2010dan çok daha güzel geçer.
Bu yeni yıllar kadınların rejim zamanları gibi. Kadınlar rejime başlamak için Pazartesi'yi bekler. Yeni bir yıl da böyle sert ve kararlı olunabilecek bir zaman. Kıymetini bilin. Belki kiloyu bu Pazartesi'ki rejimde verirsiniz.

Herkesin yeni yılını kutluyorum.
Öpüyorum :)